ArGe Merkezlerinin Sürüdürebilirliği üzerine eğitime başladım. Bu yeni eğitimi ise ilk olarak Anadolu Birlik Holding için düzenleyerek birliğin tüm arge merkezi sorumluları ve yöneticileri katıldı. Çok keyifli ve katma değerli bir gün geçirdik. Bu güne ait bilgileri paylaştıktan sonra sizlere çok kıymetli bir profesyonelin Kemal Yazıcı'nın arge kültürü hakkında ki paylaşımlarından bahsedip , genişleteceğim.
Konya #Torku için neler yaptık ?
Arge Merkezi Sürdürebilirlik eğitimi Nasıl Geçti ?
Bu çok kıymetli eğitimin bende de ayrı bir yeri kalacak elbet.
Değerlendirme anketi ise ;
Haydi bu güzel sonuçlar üzerine arge kültürü üzerine bir kaç ifade ekleyelim ve böylece bir öncekinden daha iyi noktaya doğru ilerleyelim.
İki günü aynı olan ziyandadır. Hz.Muhammed (s.a.v)
Bence en kıymetli sözlerden . Gerek özel hayatın gerekse iş hayatının asla unutmaması gereken bir sözü olarak sürekli tekrarlarım ve bunu dikkate alarak sürekli geliştirme , #kaizen yaparım. Sizlere de tavsiye ederim.
Gelin şimdi ArGe Kültürünü Ele Alalım
Sayın Kemal Yazıcı'nın kitabındaki başlıklardan hareketle , görüşlerimi , tecrübemi sizlerle paylaşmaktan mutluluk duyarım.
"Geleceğin Teknolojilerini Geliştirmek"
Evet kulağa çok hoş geliyor ama nasıl ve ne zaman yapacaksın sorusu bir yanımda. Özellikle ülkemizin katmna değerli ürün ve süreç yönetiminde ki durumu önümüzde bir gerçek olarak dururken.
Peki neden #gelecek ve #teknoloji #geliştirmekte kendimizi başarısız kabul ediyoruz. !
Şimdi hemen şunu diyebilirsiniz ! Kim dedi başarısız diye .... > Sorun yok o halde
Ancak Zorluklarla Mücadele bence bu konunun en temel noktası
Bir ekip düşünün !
Günlük faaaliyetlerinde sürekli olarak bir koşturma , bir yönetim düşünün sürekli olarak günlük kriz yönetiminde !
Aslına bakarsanız günlük yaşam mücadelesi öncelikli ele alınması gereken bir husus olarak karşımıza çıkıyor. Peki günlük koşturma ve mücadelede #gelecekle kim ilgileniyor ?
Herkes motor dairesindeyse , geminin dümeni kimde ? Gemi nereye gidiyor ?
İşte gelecek odaklı , teknoloji geliştirmek , geleceği dizayn etmek bu noktada ciddi bir emek ve #strateji istiyor.
Öngörülerde bulunmak , geleceği öngörmek ve bu doğrultuda tüm bir organizasyonu harekete geçirmek.
Nasıl ve neyle harekete geçiriliyor ?
Elbette > Hedeflerle Yönetim Aracıyla > TQM ( Toplam Kalite Yönetimi )
Çok kritik mi ? Evet çok kritik !
Şirketin gelecek yaklaşımını organizasyonun tamamına yansıtıyorsunuz.
Peki yansıtmadığınızı düşünün ! Patronun geleceğinde Ev , Yat , Borsa , Paradan başka bir şey yokki ....
İşte bu nedenle bazı organizasyonlarda gelecek diye birşey yoktur , anında idare edilişi , geminin rüzgara göre , dümensiz hareketi vardır.
Ancak hedefleri belirlenmiş , gelecek öngörüleri yapılmış bir organizasyon gerek işletmesiyle , gerekse arge merkeziyle günlük mücadelenin yanına geleceğin hedefleri için mücadeleyi , geliştirmeyi ekleyebilir.
Zaten bu gelecek mücadelesi için 5746 sayılı kanun kapsamında pek çok kıymetli destekler veriliyor. Ekipler kuruluyor , stratejiler yönetiliyor.
İşte arge merkezlerimiz de kısa , orta ve uzun vade hedefleriyle ortaya koydukları mücadele ile geleceğin teknolojilerini , ürünlerini , hizmetlerini ortaya koymak için çabalıyoırlar.
Ben de bu çabaya savaşçıların silahlarını vererek destek olmaya özen gösteriyorum.
Ortada bir mücadele bir savaş varsa araçsız olmaz. O araç #yetkinlik
Daha iyi ürün ve süreç gelişimi için #inovasyon , #değişim şart
Değişim ve #gelişim içinse problemleri etkili çözmek için #designthinking , #A3 , #QCSTORY , #Kaizen , #Liderlik şart ....
Bunlara sahipseniz mücadeleniz hayırlara vesile olsun ...
Bunlar yoksa daha fazla koşmaya , terlemeye hazır olun ...
"Müşteri Memnuniyetini Sağlamaya Tam Bağlılık "
Hayatınızın müşterisi kim ?
Yaşamın müşterisi kim ?
İşletmenin müşterisi kim ?
Görevinizin müşterisi kim ?
Douki Seisan deriz biz ...
Tamam hemen gülme :) ne seisan dediğini duydum ...
Müşteri ile senkronizasyon ...
Bu bizim olmazsa olmazımızdır aslında !
Müşteri gibi istemek > Müşteri gibi düşünmek > Müşteri gibi bakmak
Peki müşteri kimdir ?
En basit manada cebimizdeki paranın sahibi....
Varlığımızı ortayan koyandır.
Olmadığında olmamın manası yoktur.
Şimdi Arge merkezinin müşterisi kim ?
Bu müşteriyi anlamazsanız sadece 5746 sayılı kanun kapsamında DESTEKLERDEN faydalanan merkez olursunuz ! Milletin parasına göz koyanlar topluluğu ....
Ancak müşteriyi anlarsanız ! Ayvayı yediniz :)
Gelsin literatür taramaları
Benchmark çalışmaları
Beyin fırtınaları
Design Thinking çalışmaları
İnovasyonlar
Patentler
Testler , prototip çalışmaları ....
Ürün ve proses geliştirmeleri....
Hepsi ama hepsi merkezin ve işletmenin müşterileri için ...
Dolaylı olarak işletmenin gelişmesi demek , cirosunun , istihdamının gelişmesi demek ...
İşte bu kadar önemlidir Müşteri Odaklılık ...
Bakmayı , görmeyi , düşünmeyi, bilene tabi....
Zaten siz böyle yapın , gelişin diye 5746 kanun kapsamında onca destek var ...
O yüzden arge merkezi olmak , çalışanı olmak ayrıcalıktır.
"İdeal Teknolojilerin Peşinde Olmak "
Sen bir merkezsin ...
Her şeyden önce #rekabetin içinde olan bir işletmesin.
Ne bekliyorsun ! Bir baksana etrafına
Kim , neyi nasıl yapıyor ? Sen onlardan daha farklı nasıl yaparsın ? Nasıl daha öne geçersin ?
Nasıl daha iyi çözümler sunarsın ?
Nasıl daha kolaylaştırırsın ?
Sen hala tarlayı öküzle sürüyorsun diye doğru olanı yaptığını düşünemezsin ...
Evet doğru ! Bu sayede bugünlere geldin ...
Ancak yerinde sayamazsın .
Etrafına bak ...
Maliyette , kalitede , hızda seni geçtiler.... Çok yavaşsın !
Esnek düşünemiyor , yeniliğe uyum sağlayamıyor ve yeniliği nasıl geliştiririm diyemiyorsun .
Kaybedeceksin !!!!!
Bak etrafına ! Seni nasıl geçiyorlar.
Yeni teknolojiler , yeni bakışlar , yeni yaklaşımlar nasıl katma değer sağlıyor....
Her konuya bu şekilde yaklaşmazsan geride kalırsın !
İnsan yönetiminde
Makine yönetiminde
Malzeme yönetiminde
Sistem yaklaşımında
Daima yeniliğin ayak izini arayacaksın , bulacaksın , uygulayacaksın ve yenisini kovalayacaksın .
Bu döngüyü her daim gözeteceksin ....
Böylece projende ,çıktılarında , araçlarında ideali her zaman yakalayacaksın.
"Kaliteli İnsanlar Kaliteli Ürünler Üretir "
Sen hep ucuz olsun dedin !
Sen hep gerek yok , eğitim boş iş dedin ...
Sen hep her yer eleman , birisi gider birisi gelir dedin .
Sen hep çalışanını değersizleştirdin !
Nasıl senden kalite çıksın , kaliteli ürün çıksın ...
Ben zaten bir türlü anlam veremem ! Firmalar yüksek eleman sirkülasyonu olan bir işeltmeyle tedariçi anlaşması yapar !
Düşünsenize !
#Autoliv firması emniyet kemeri ve hava yastıkları üreten bir firma !
Bu firmanın tedarikçilerinde sürekli beyaz yaka değişiyor ve mavi yaka maaşları asgari ücret ortalamasıyla yönetiliyorsa ! Çalışanlar , ortam , üretilen ürün kalitesi ne olur ?
Bu tüm üreticilerin ürünleri için geçerli olmaz mı ?
Bir tarafta örneğin Toyota ! Hem tedarikçisinde , hem kendi fabrikalarında yüksek insan değerlerine sahipler ve bunu korumayı ilke edinmişler.
İşte bu yüzden tedarikçi geliştirme ekipleri değerli , yetkin insanlardan oluşturuluyor. Değerli organizasyonları arayıp , bulmak ve birlikte kaliteli ürün ve hizmet üretmek için ....
Pazar zeytin aynı ama her birinin fiyatı farklı ...
Ucuz olsun dediğin birden acı gelebilir. Bu acı ise sana çok daha fazlasını kaybettirebilir.
İşte bu nedenle #yetkinlik diyoruz ...
Eğit ve geliştir diyoruz .
Değer ver , önemse diyoruz .
Arge merkezinde ve işletmende çalışanlar için destekleyici eğitim ve yetkinlik arttırma programları düzenle. İşletmenin , merkezin kısa ,orta ve uzun vadede hedeflerini gerçekleştiremeye yönelik personel seçimi yap ve seçtiklerinin gelişimini yönet.
Eğitim fırsatları sun !
Fuarlara , kongrelere , konferanslara gönder , özendir .
Bireysel görüşmeler gerçekleştir !
Onları dinle ! İstekjleri gör , görmezlikten gelme ....
İnsan kaynaklarını seferber et ! Bütçe ver onlara ...
Show yapmak için değil , gelişim ve yetkinlik için faaliyetleri organize et ...
Yetkinlkik gelişim sonuçlarını doğrula ! Ölçüm sistemlerini devreye al ve sürekli geliştir.
Unutma !
Yetkin , istekli , azimli değerli olan çalışanlarınla gelecek projeleri bulacak , yönetecek ve sonuca ulaştıracaksın.
Kendini geliştiremeyen seni nasıl geliştirsin ?
Bilmek , öğrenmek , sorgulamak isteyen senin değerlerini nasıl yüceltsin ...
Hedeflerin için doğru insan yönetimini başarmak zorundasın !!!
Ancak
Seni neden tercih edelim ki ?
Bu sorunun cevabını verebiliyor olmalısın !
Hala insanların 5 dk geç kalmasına takıyorsun
İçeride hala patron çocuğu , şımarıklığı var ,
Doğru düzgün mola yerin yok
Tuvaletin desen tuvalet değil
Fabrikanda düzensizlik , pislik almış başını gidiyor ...
Müşterilerini yemekhaneye bile sokamıyorsun
Her taraf vıcık vıcık dedikodu ... gruplaşma ....
Seni neden tercih etsin ! Yetkin insan ...
Senin odağında sadece PARA var ...
Sen paragöz , sen vizyonsuzsun diye yetkin insalarda mı senin seviyene inip ,ömrünü geçirsin ...
Nasıl ki Para Parayı çeker diyorsun !
Yetkinlik,kalite de birbirini çekiyor...
Hele sen önce insana değer ver ki kalite ve gelişim senle gelsin ...
Bugün firmalarda olmayan makinen var diye devam edebilirsin ancak yarın olmayan insan gücünden yok olursun ...
Tabi derdin 50 yıl sonrada var olmak değil , miras bırakmak değilse ...devam et paragözlüğe ...
Gelişmek için , geliştirmek için
Değişmek ve değiştirmek için
Sürdürmek için
Kazanmak ve rekabetçi kalmak için
İnsana yatırım yapmaya , değer vermeye devam edin ...
"Çalışanlar İçinde En İyiyi Ortaya Çıkaran Kültür Yaratmak"
Aslında çok klasik ve bilinen bir sözle devam etmeli .
Evet herkes için çok önemli olan bir meseledir KÜLTÜR !
Arge merkezi başta olmak üzere işletmede sürekli gelişim , operasyonel mükemmellik ve günlük rutin iş yapışının bir şekli bir taslağı ve bir ilkesi olmalıdır. Üstelik sürekli gelişen , değişen ve dönüşen #otonom bir kültür olmalıdır.
Kültürün oluşturulması basit bir aktivite değildir.
1 yılda gerçekleşecek bir husus asla değildir.
Başarılı olması için özellikle #etik #liderruhlu yönetim , patron gereklidir.
Değerleri olmayan bir patron,lider,yönetimle kültür kuramaz , kültürcük mantarı yetiştirirsiniz... Ömrü kısa olur.
En kıymetli kültürlerde
Kaygı
Adaletsizlik
Eşitsizlik olmaz ...
Görüşlere göre değil verilere göre hareket edilir , karar verilir ....
Şeffaflık çok yüksektir ve istişare kültürü yaygındır.
Kaybetmek değil ,kazanmak esastır.
Para değil , değerler önemlidir.
Günlük yaşamdan esen rüzgarlarla değil stratejik hedeflerle yönetim esastır .
Havada değil , yazıda saklıdır herşey ...
Yolda değil , hareket etmeden önce kervan hazırlanır ....
Kültürün temel harcı para değil , değerlerdir...
İşte böyle bir yapıda arge merkezi veya işletme sürekli geliştirme içinde olur.
İnsanlar sürekli üretir ve paylaşır. Çalışanlar sürekli geliştirme , daha iyisini yapma arzusunda olurlar.
Bunlardan mahrum olduğunuzu düşünsenize !
Siz en iyisi hepsini dikkate alın ...
İşletmeniz kazanmasa bile siz kazanacaksınız ...
Saygılarımla değerli okuyucu ...
Senin yanındayım ...
Ümmet AYYILDIZ
0 553 244 6550
Comments